Roma Yurttaş Olmak

Roma Yurttaş Olmak

1: Devlet destekli ayrıcalık, kana ve soya dayalı hukuk, garantili gelir kaynağı ve köle sahibi olmaktı.
Senatör, hanedan, savaşçı asker, toprak sahibi aristokrat, eyalet yöneticisi, putperest mabetlerde ruhbanlık vs yurttaş olmak için lazım gerek hususlardı. Yurttaşlık irsi idi.

Ortalama bir yurttaşın 200 bin hektar arazisi olduğunu söylersek meramımız daha iyi anlaşılır.
Yurttaş değilseniz yurttaşların insafına kalmış, kaderine razı, haline şükreden, collezıum’da tezahürat yapıp eğlenen çığırtkandınız.
2: İsevilik bu tür toplumsal siyasal yapıyı bitirmek üzereyken Roma aklı devreye girdi, konsillerde İsevilik Hıristiyanlaştırıldı.
Hıristiyanlığın Romalılaşması buydu. Tıpkı Spartaküs liderliğindeki ordunun birçok cephe savaşı kazanıp Roma surlarına dayandığında, Roma aklına yenilip yok olması, kalanların köleliğe geri dönmesi gibi.
3: Roma yurttaşlığının ayrıcalığını sağlayan ve sürdürülebilir kılan toprak mülkiyetini bu gün ticarete, üretim araçlarının mülkiyetine, bankacılığa tercüme edersek,
Değişen iki şeyin; zenginliğin kaynağının topraktan ticarete ve bankacılığa dönüştüğünü, mülkiyetin aristokrasiden çok uluslu şirketlere geçtiğini söylemeliyiz.
Dolayısıyla siyasi iktidar sınıfının da el değiştirmesi doğaldı.
4: Roma’nın cumhuriyet olduğunu hatırlarsak, cumhuriyetin aslında yurttaş egemenliğine dayalı bir siyasal sistem olması anlaşılabilir.
Şu halde mesele yurttaşlığın niteliksel olarak nasıllığı meselesidir. Modern çağda bazıları daha iyi ve sadık yurttaş olarak imtiyazlı ise, Romalılık ölmedi, cumhuriyeti de yaşıyor demektir.
5: Bu gün dünya genelde Roma’nın çağdaş versiyonlu mirasçısıdır. Biz, İkiye ayrıldığında diğer Roma Bizans’ın mirasçısı olmayalım?
Bu Yazıyı Paylaş

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir