Suriye’de Zalimi Gösterip
1. Müslüman coğrafyada devam edegelen işgal ve saldırı operasyonlarını meşrulaştıran kapitalist dünya sisteminin lideri Amerika, Golan bölgesinin ‘tapusunu’ İsrail’e verdiğini ilan etti.
O Golan bölgesi ki, 67 Müslüman İsrail savaşı sonucunda üçte ikisi halen İsrailin işgali altında. Arap baharı öncesinde baba Easad’a, Golanı vermek karşılığı İsrail’le barış teklifi yapıldığında kabul etmeyen Esad, şartları gereği israil’e hep düşman oldu, Filistin ve Lübnan Müslüman örgütlerini destkleyerek İsrail’e hep tehdit oldu.
Saddam, Kaddafi’de şartları gereği İsrail’e düşmanlık eden liderlerdi. Esad’la birlikte bu üçlünün bir büyük kusuru daha vardı; Kapitalist dünya sisteminde dolarla alış verişi kesmişler, altın ve Euro ile iş yapıyorlardı. İki düşmanını yok edip ülkesini parçalayan amerika, Rusya’nın desteklediği Esad’ı yok edemedi ama ülkesin parçaladı.
İsrail için söylenecek olan şey; Lüzumsuz Yahudi paranoyasından kurtulup gerçekleri görmek gereği üzerinedir. İsrail, kendi başına bir güç falan değildir; dünya sisteminin Müslüman coğrafyasında kurduğu bir karakoldur. Bu sebeple İsrail’e bakarken dünya sisteminin görmezden gelmek gaflettir.
2: Bu girişten sonra demeli ki;
Düşünüyorum da, halkını haksız yere öldürdüğü iddiasıyla cihat bayrağı açarak iç savaşa destek olanlar İsrail’e mi çalıştı? İsrail gösterilip Amerika’ya mı aldanıldı?
Uzun zamandır “Ey Müslümanlar”; diktatörleri gösterip size İslam illerini parçalatacak, iç savaşlar çıkartıp milyonları katlettirecek, zayıfları mülteci yaptıracak, şehirleri viran ettirecek, iffetleri ayaklar altına aldıracak, umutları yok ettirecek, kaynakları ahlaki ve vicdani değerleri bitirecekler.. Diyenlere;
Bu iş dünya düzeninin, demokratik kapitalist dünya sisteminin son numarasıdır dikkatli olalım; zalimi gösterip gerçekleri gizleyenler “cambaza bak deyip cüzdanımızı boşaltanlar gibidir” aldanmayalım diye hatırlatanlara;
Hiç bir vicdan zulmü onaylamaz, zalime destek çıkmaz ama burada başka bir oyun var “gaza” gelmeyelim diye uyaranlara;
Asıl meselenin, küresel dünya düzenine karşı koyan İslam olduğunu, kafirlerin İslam ile hesaplaşmak için bölgeye saldırdığını, şii-sunni çatışmasını bu sebeple tahrik ettiklerini haykıranlara;
Aldırmadan, söylenenleri duyup anlamadan, dahası bunları dillendirenlere karşı sanki kullanışlı eleman olarak “Şebbiha” iftirası atanlar, Saddamcı Kaddafici Esad’çı yaftası takanlar, şii sunni cinneti çıkartıp coşanlar, yanı başında olup bitenlere göz kapatıp uzaktaki zalime karşı ceza kesmeye kalkışan adalet ehli gruplar; bekleyin;
Kulaklarına fısıldananları gerçek zannedip tavır alanlarla;
Kendilerine devlet lütfedecek diye yüzlerce yıllık komşularını zalimce ve haksız yere öldürenlerle, nerede kaldın gel artık diye hep birlikte Amerika’ya kurtarıcı olarak seslenenler; siz de bekleyin..
Tıpkı; bir sabah/her sabah daha tan yeri ağarmadan, varlık alemi uykudayken, ülkeleri bombalananlar; insanları öldürülenler; nesilleri hayvanları ekinleri telef edilenler; suları zehirlenenler; hastaneleri yolları köprüleri yıkılanlar; toplumsal omurgası kırılanlar; çaresizlikten umudu ve duası çalınanların; beklediği gibi bekleyin. Çünkü bunlar da bekliyor..
Ve o hesap günü gelecek, muhakkak gelecek; yakında, bekleyin..